1.outdoorda evin balkonunda olacak iş değil bu,illaki biri görür ve artık Ülkemizde bolca cannabis kültürü oluşmaya başladı.verim olarak indoor daha iyidir ama bitkinin ihtiyaçlarını karşılayabilirsen.bitkinin ihtiyaçları nedir dersen bi derleme yapmıştım birara,sana ışık tutabilir diye en altta atıyorum derlemeyi
2.outdoor için kuzey yarımküredeki ülkelerde 21.04 milat olarak kabul edilir.bu ortalama bir değer,geç donlar falan bittiğinde ekersin.şuandada ekebilirsin.zaten filizken ilk bi hafta 10 gün kadar florasan altına koyman daha sağlıklı olur.sonra kuvvetli ışığa çıkarırsın.
cannabisde 2 türlü çiçeklenme vardır.1.fotoperiyot;ışığı 12 saat veya daha az aldığında çiçeklenmeye girip bud yapanlar. 2.autoflower;kafasına göre -belli olmayan bir zamanda çiçeklenmeye girip bud yapan bitkiler.istersen 24 saat ışık ver o bi şekilde kendi kafasına göre çiçeklenmeye geçer ve bud yapar.
3.bitkiyi kısa tutmanın birsürü yolu var.forumda aratşunları bi fikrin olur=
LST (light stress technique),SCROG,FİMMİNG,TOPPİNG..
4.elektrik faturası tamamen senin kurduğun sistemle alakalı.400W HPS+yeter miktarda dışarıdan hava çeken fan+içerideki havayı tahliye eden fan+nem makinası+devamlı dönen bir vantilatör ile işe girişirsen ayda 150-200 tl arası bi elektrik faturası olur.en doğru hesaplama ise toplam harcadığın elektriği kwatın birim fiyatıyla çarpıp hesaplaman.
hiç inceleme yapmadan konuyu açmışın ,ben genelde sen gibilere pek yardımcı olmam ama köfteciden kurtulmaya çalışıyorsun,karaladım bişeyler,umarım faydası olur.işin rast gitsin.
şimdi ilk olarak grow işinin özünü anlatayım.
bizim hasadını içmek için yetiştirdiğimiz bir canlı.her canlı gibi cannabis yani kenevirin de uygun şartları var.uygun şartları bulursa gelişir,çiçeklenir,kocaman hastlar verir.yani ne kadar mutlu edersen okadar mutlu olursun.bunu sakın unutma.
cannabisin olmazsa olmaz istekleri-uygun şartları neye göre sunacağız.
YAPRAKLARIN İSTEKLERİ
1.uygun miktarda-doğru spektrumda yüksek lümenli ışık.
2.devamlı tazelenen temiz hava ile gelen bolca karbondioksit
3.uygun sıcaklık ve nem
KÖK KISMININ İSTEKLERİ
4.Bolca oksijen
5.yeter miktarda ve doğru gübre
6.saksı harcının havadar,gübre kalıntısı olmayan,sünek ve doğru karışımdaki toprak
bu 6 maddeyi nekadar çok sağladın,okadar bol hasat alırsın.bunları sakın unutma
şimdi bunları açalım
1.cannabisin büyüme-çiçeklenme ve bud yapmak için bol miktarda ışığa ihtiyacı vardır.tabiatta bunu güneş sağlar.güneş,yazın başlarında çok dik ve beyaa yakın renk sıcaklığında çok parlak bir ışık verir.bu evre tabiatta cannabisin büyüme everesidir.ağustosdan itibaren ise güneş ışığı sarı ve akşamları artık turuncuya varan renk sıcaklığıyla eylüle bağlanır.bu evrede tabiatta cannabisin hasat oluşturma yani budlanma evresidir. biz growerlar tabiatı taklit ederiz.tabiatın mükemmel dengesini nekadar iyi taklit edersen okadar hasat alırsın.o yüzden cannabisi büyütürken renk sıcaklığı 5000-6500 arası beyaz ışık kullanırız.HID ışıklarda bu Metal Halide anlamına gelir.cfl-florasanda da 5500-6500K arası beyaz gün ışığı diye geçer renk sıcaklığı,o tarz ampullerle yapılır. hasatlanma zamanında ise sarı ışık için Hıd de HPS ışık kullanılır,cfl-florasanda 2700k lık sarı ampuller.bundaki mantığı çözmüşsündür,tabiatı taklit etmek.
kabataslak canabisin 10.000 lümen ışığa ihtiyacı vardır.bu yüksek lümeni tek lambadan sağlama kolaylığını bize Metal Halide ve HPS ler verir.şimdi yeni nesil LED ışıklar da odukça etkili olduğu yolunda birsürü video var ama ben denemedim ve bilmiyorum o konuda sana bilgi veremem.cfl-florasan tarzı ürünlerde bu lümenleri yakalayabilmek için bol miktarda kullanmak gerekir.
ışıkların cinslerine göre sıralayalım
a. Metal Halide (MH) = Bu ışık yetiştirme yanii gelişim döneminde kullanılır.400watt MH yaklaşık olarak 32.000 lümen verir ve bir lambanın altına iyigelişmiş enfazla 4 bitki sığar.bu ışık 600w da olsa aynı,1000 watta.watt metrekareyi artırmaz,sadece birim metrekareye düşen ışık miktarını artırır.buda bol hasat demektir tabii uygun mesafede.
Bu MH lamba HPS kadar olmasa da ısı yayar.bunların kötü yanı budur.eğer oda sıcaklığı 20 derece ise 400w MH ile bir saat içinde 25-30 derece arasını görürsün,bu sıcaklık fena-kötü değil ama sorun şu.bitkiler ışığa daha yakın olduklarından 20 derecelik odada 35 cm mesafede duran bitkinin tepesi 30 derecenin üstüne çıkar 400w MH la bile.buda bitkilerde sıcaklık stresi yapar ve büyüme yavaşlar hatta aşırı sıcakla genetik başedemiyorsa ölür.o yüzden MH ve HPS ışıklarda coooltube tarzı bir reflektör seçip,o reflektörü bir fana bağlayıp alüminyum esnek borularla,ışığın yayacağı ısıyı bitkiye ve odaya gelmeden camdan veya uygun neresi varsa oradan odanın dışına atmalısın.yoksa yaz aylarında bitkiler bu sıcağı kaldıramaz.odanın çok gürültülü olmaması için sauler palau nun silent serisi sessiz fanları var magicplant,toprakvesu ve growkentte.en az 150lik ağız çapı olanından alıp 150 lik cooltubeye yine 150 lik alüminyum enek borularla bağlayıp,alüminyum bantla yapıştırıp uçlarını odadan tahliye edeceksin.böylelikle hem odadaki havayı hem de cooltube içinde ısınan havayı ortamdan atmış ve ortamın temiz kalmasını sağlamış olursun.
b. HPS lamba=bu lamba olmazsa olmazdır.sağlam budlar istiyorsan yine enaz 400w HPS lamba çiçeklenme döneminde kullanılır.hatta büyümeyi bile HPS ile yapanlar var ama bitki MH daki kadar boy atmaz,ışığın renk sıcaklığı dolayısıyla.400W HPS 50.000 lümen civarıdır ve birim metrekareye MHdan daha fazla lümen düşürür.yine iyi gelişmiş enfazla 4 çok zorlarsan 5 bitki ama ideal maksimum 4 tür.600w-1000w olsada aynı.MH lambayla yazdıklarımın hepsi bu lamba içinde geçerli.yalnız bu lamba MH dan 2-3 kat daha fazla ısı yapar.ve rengi sarıdır.farkları bunlar.nasıl kullanacağın konusu MH dakilerin aynısı
bu MH ve HPS lambaları balast denen bir aletle çalıştırabilirsin.bunu ayriyetten alman gerekli.onsuz çalışmaz lambalar.bu balastın elektronik olanını alırsan hem daha fazla lümen hem de lambayı daha yavaş yaktığından lamban daha uzun ömürlü olur.mekanik balastlar ucuzdur ama traktör gibi ses çıkarır ve daha fazla elektirk çeker,lambanın titreşimler halinde yandığı hissi verir.lambanın da ömrü kısalır.
MH ve HPS lambalarda bir kötü yan daha çok elektrik tüketirler.
400W MH ve HPS lamba 400w lamba+100w balast.yani ortalama 500w lık enerji çeker
600wlık sistemde 600W lamba+250 watt balast toplamda 850w lık enerji çeker.
yani en düzgün en verimli budlar aldıran ışıklar bunlar ama gül dikensiz olmuyor.
bu ışıklar bitkiye çok yakın tutulması durumunda aşırı lümen alır bitki ve ışık stresine girer
o yüzden 400w bitkiye maksimum 35 cm,600w da maksimum 50 cm tepesine yakında olacak şekilde kurulur.
c. LED ışık; dediğim gibi ben kullanmadım bilmiyorum.çin malları bozuluyormuş vs. o yüzden dünyanın kullandığı tam spektrum özellikli ve minimum 400w olanından alacaksın bunu seçersen,magicplanttekiler tam bu iş için ama pahalı.bu ışıkların artısı ısı çok çok daha az ve reflektörle fanla içinden hava geçir derdin yok ve çok çok daha az elektrik yakar.400w lık lamba 200w lık enerji çeker.
d. florasan-cfl ; bunlar led gibi az ısı yayar,ama lümeni de o nispette düşüktür. işin açıkçası bu tarz ürünleri normal yani photoperiod cannabislerde sadece klon alırsan ve filizlenmede kullanırsın,büyütme everesinde de verim alabilirsin ama bitki geç büyür,çiçeklenmede ise pek bi hasat alamazsın.
ama auto türlerin lümen ihtiyacının daha az olması sebebiyle bu tarz lambalarla bitkiden ortalama hasat alınabiliyor. 250 wattlık tek bir lamba,tek bir bitkinin tepesinde duracak şekilde koyarsan autolardan verim alabilirsin. bitkinin 10 cm dibinde olsa bile ısı-ışık yaması olmaz.büyüme döneminde beyaz,çiçeklenmede sarı kullanılır.
2. taze CO2 ihtiyacı ; bu yaprakların olmazsa olmazıdır.unutma , bitkinin asıl yakıtı fotosentezle elde ettiği glikozdur.fotosentez içinde devamlı karbondioksite ihtiyaç duyarlar.o yüzden içeriye 7/24 en az 100 lük sessiz fanla devamlı,odanın alt kısmında verecek şekilde temiz hava çekeceksin.odadaki bitkiye göre kirli,yani bol oksijenli havayı da devamlı odanın tavan kısmından tahliye edeceksin..MH-HPS de cooltubeden hava geçirirken odanın havasını da çektiğinden ayrı sitem kurmana gerek yok tahliye için.led-cfl tarzında ayrıca tahliye sistemi kurarsın.ayrıca tabiat co2 yi bitkilere devamlı rüzgarla getirir.rüzgarı taklit edecek unsur da devamlı içeride sağa sola dönen vantilatördür.bir vantilatörle bu işi yapacaksın.bunlar bitkinin olmazsa olmazı
3. uygun sıcaklık venem; genetiklere göre ısı mukavemeti artar yada azalır ama ortalama olarak tüm cannabisler 21-26 arasında en mutlu zamanlarını yaşar.28 e kadar sorun çıkmaz büyük bitkilerde.30 dan yukarıya çıkarsa sorun başlar.bazı genetikler sıcaklığa çok dayanıklıdır ama yinede uygun sıcaklık aralığında tutmak için ısınan hava yükselir ve senin koyduğun tahliye fanı bunu büyük ölçüde yapar ve vantilatörde biraz serinlik verir.ama odan yazın çok güneş alıp,yalıtımsız ve çok ısınırsa klima şart.28 den yukarısı bitkileri strese sokar ve sonuç hüsrn olabilir.
nem ise ortalama %50-60 arası en iyisidir.%50 altına düşürmemek için bir nem makinası alırsan rahat edersin.tabi nemi ve sıcaklığı ölçmek için bir de ısı-nem ölçer alırsın.
4.bolca oksijen;kökler,yaprakların tersine bolca oksijene ihtiyaç duyarlar.bunun çoğunluğunu suyu enzimler salarak ayrıştırarak serbest kalan oksijenden alırlar.diğer geri kalanını da toprağın içine perlit ilavesi ile ve sünek,torf tarzı toprak yada cocopeatle yaparlar.saksı olarak plastik saksıdan ziyade bez saksı yada airpot saksı kullanırsan kökler daha fazla oksijen bulur ve daha büyük budların olur. ama bu seferde sulama sayın artar ziraz bez saksılar plastikten 2 kat daha hızlı kurur.
5.gübre; işte zurnanın zırt dediği yer. bu gübre konusu yetiştiricilerin en zorlu konusudur ,az versen büyüme yavaşlar,çok versen bitkiler gübre yanığıyla ölebilir ve toprakta birikim olur,toksik zehirlenmeyle kökler boğulur vesaire.bu gübre işinde tek bir doğru yok.bunu deneme yanılmayla herkez öğrenmeye çalışıyor.ben bile kaç senedir gübre dozajını tam ayarlayamayabiliyorum.
yetiştiricilerin en çok yaptığı hata,nekadar gübre verirsem okadar beslenir kafasıdır,bu yanlıştır.zira bitkiler bizim gibi iç beslenme yapmaz.onlar kökleriyle tabiatta devamlı enzim salgılar ve çözünen mineral-vitaminleri topraktan bir çorba gibi emerek beslenir,tabiatta devamlı enzim salgılamak işe yarar ama bizim saksı içinde zaten hazır direk sindirime karışacak gübreler verdiğimizden,bitki nerede duracağını bilemez,japon balıkları gibi ne verirsen yer ve fazla gelirse de bitkiyi öldürebilirsin.
o yüzden benden sana tavsiye her sulamada gübre verme.1 sade su 1 sulama şeklinde gidersen ilk etapta sana yardımcı olur.tabii gübren organik gübre ise toprağın kirlenip toksik atık oluşturma riski azalır.ama sentekik gübre ise toprağı 21 ila 30 günde bir saksı hacminin 3 katı kadar suu dökerek flushlaman yani yıkaman lazım. o yüzden ben organik gübre kullanıyorum General organics in bio grow ve bloom gübreleri çok güzel çalışıyor tavsiye ederim. bunun yanında sana sadece kök coşturucu gübre öneririm ilk etapta,başka da gübre alma.yani gelişim-çiçeklenme gübresi alıp kenara çekilmek daha iyi senin için ama takviye birşey arıyorsan büyüme evresinde köklendirici ve çiçeklenme evresinde de bud büyütücü ürünler kullanırsın.bu gübre işini çok abartmadan,gübrenin üzerinde yazan miktar kadar suya karıştıp vericeksin.dediğim gibi her sulamada übre vermek zarardan başka bişey sağlamaz.ama sen 21 günde bir flush atarım,uğraşırım dersen her sulamada yarım doz gübre verirsin,bu senin seçimin ve zamanla öğreneceksin.bu gübre işini forumlardan iyice bak,tüm yorumları oku,ona göre bi yl haritası çiz.zira bu konuda birsürü gübre var ve çoğu para tuzağı.sana önceden de dediğim gibi bitkinin asıl yakıtı fotosentezdir,gübre değil. filizlenme evresi ilk 2 hafta gübre verilmez,sonra çeyrek dozla başlarsın sonra bitkii 1 ayllık olunca yarım doz ve bitkinin yapraklarında yanma olmuyorsa ona göre artırırsın..yani bu iş çok teferruatlı ve tamamen tecrübe gerekli.
6. saksı harcı; bak bu konu çok önemli,saksının içine her bulduğun toprağı doldurma,bitkilerin köklerini rahat ettirecek.pH ı ayarlanmış hafif gübre eklenmiş torf+perlit karışımları var.bunların en bilineni bio bizz light mixtir. bu tarz bi toprak alırsan rahat edersin.torf yapısı itibariyle hava geçirgendir ve nemi tutar,köklerde nemli ama ıslak olmayan bol oksijenli toprak çeşidini sever.ayrıca toprağının içine %20-30 arası perlit koyarsan hem oksijen tutan bişeyi toprağa eklemiş hemde gübreleri bitkinin oradan emebileceği bişeyi toprağa katmış olursun.
şimdi bunlar olmazsa olmazlar.
kabataslak en önemliler bunlar.bunlara göre kendine bi yol haritası çizersin,kesene göre.
unutma havalandırma,doğru ışık,saksı harcı sonra gübre....... bunları önem sırasına göre üstüne düş ve parayı ilk bunlara kıy.en son gübreye...gübreye en çok önemi verme.onu en sona at.,3-4 grow görüp tecrübelendikçe doğru zamanda-doğru miktarı tutturup-flushla toprağı nezaman temizleyeceğini iyice ezberlediğinde ise gübre candır. işte o zaman gübrenin ışık-hava dan sonra en önemli materyal olduğunu düşünürsün.zira bitkilerinle play station oyununda en secdiğin oyunda olduğu gibi,kontrolun sende olduğunu bikirsin ve bu da ilk growlarından daha fazla hasat almanı sağlar.
ama yeni başlayanlar için önem sırası satırbaşında yazdıklarımdır.
bunun haricinde toprağın pH ını devamlı 6-7 arası tutabilirsen,sulamayı toprağın üstten en az 5 cm lik kısmı kupkuru olduğunda yaparsan,suladığında saksı altından çıkan suyun gübre miktarını tds metre ile ölçer ve bulunduğu döneme ait kabul edilebilir gübre artığından fazlaca olduğunu anlar ve güzelce flush atarsan , sulama suyunu en az 24 saat ağzı açık geniş kapta bekletip içindeki klorun uçmasını sağlarsan ve hatta hava taşı+hava motoruyla içine bolca hava verip suyu oksijence zenginleştirirsen bu işin kaymağını yersin.
ama ana menü yani tatlının kendisini yemen için
1.IŞIK 2.HAVA SİRKÜLASYONU 3.SAKSI HARCI 4.GÜBRE...bunları en doğru şekilde yapman gerekir.
bu yazdıklarım senelerin araştırması+ tecrübe..umarım faydası olur.
.Yardımın için teşekkürler çok yardımcı oldun Esrarın bol olsun moruk.
