kankacım ben outdoorcuyum, bildiğim yerden şöyle tutayım elinden
öncelikle tam organik tutumda kullanacağın materyaller oldukça etkili ancak ham haliyle bitkinin tamamen yararlanabileceği formda değildirler. doğal şartlarda besinleri bitki için daha erişilebilir hâle getiren biyolojik hareketliliktir. bu nedenle organik materyalden daha iyi performans alabilmek için saksı gibi kısıtlı ve kontrollü alanlara biyolojik hareketlilik kazandırmak sağlam bir adımdır. bunun çok çeşitli yolları olsa da microbe tea oldukça basit ve etkili bir yöntemdir. ilgini çekerse ben kendi tarifimi şurada paylaştım
(link)
hayvansal gübrelerin çok çeşitli kullanımları var. hangi yolu izlediğin tamamen bireysel tercihlere bağlı olsa da genellikle en çok tercih edilen şekli azot içeriğini medyaya karıştırmak ve diğer makro elementleri bitkinin ihtiyacı olduğu aralıkta takviye olarak kullanmaktır. fikir vermesi için kendi kullandığım medya karışımı şu şekilde;
4 part gevşek toprak
1 part solucan gübresi
1 part Coco coir
1 part perlit
%2,5 yarasa guano
%2,5 kemik unu
bu şekilde medyayı zenginleştirmeyi tercih ettiğinde karışımın çoğunlukla filiz başlatmak için ağır olacaktır. filizi Coco+perlit karışımında başlatarak, bitkinin gelişimine göre yaklaşık 15 gün sonra transplant etmek daha sağlıklıdır. zenginleştirilmiş toprak dışardan müdahale gerektiren bir sistemdir, kısaca beslemeye devam etmen gerekir. bu aşamada hammaddeyi sıvı gübre haline getirmeyi öğrenmek oldukça iyi bir kazanım olacaktır. yine bunun da pek çok yöntemi olsa da en kontrollü ve sağlıklı yöntemlerden biri olan bubble tea yöntemini kesinlikle tavsiye ederim. yukarıda bahsettiğim microbe tea, yöntem olarak bir bubble teadir. bubble tea en basitize haliyle oksijenlendirerek demlediğin bir besin sıvısıdır. gübre yapımında oksijenlendirme, zararlı oluşumların önüne geçtiğinden oldukça avantajlıdır. özellikle iç mekanda gübreni nasıl yaptığın, koku, sineklenme gibi uzun vadede baş ağrıtacak pek çok tatsız muhabbetin de kilit noktasıdır. yani evde gübre yapımında bir hava motoru, küçük ama müthiş bir yatırımdır diyebiliriz.
sıvı gübre karışımına neyi ne kadar koyacağın ağırlıklı olarak kullandığın materyale, sonra da yakalamak istediğin besin değerine bağlıdır. ev yapımı organiklerde istenilen ppm değerini yakalamak biraz zahmetli bir iştir ancak birkaç deneme yanılma ve bolca ayarlamayla bir kere oturttuktan sonra sıkıntısız devam eder. bitkinin erken döneminde yaklaşık 500-600 ppm, vejetatif dönemde 800-900 ppm ve çiçeklenme döneminde 1000-1100 ppm aralığında kaldığında yeterli ve ağır gelmeyecek bir beslenme sistemi oluşturabilirsin. yine fikir vermesi için kendi kullandığım oranlardan bahsedeceğim ancak bunun çok değişken olabileceğini tekrar belirteyim. ben yarasa guanoyla hazırladığım çaylar için her 1 litreye 1 çay kaşığı ve solucan gübresiyle hazırladığım çaylar için her 10 litreye 1 su bardağı gübre kullanıyorum. ancak hayvansal gübre kullandığım tek besin maddesi değil, bu karışımları çoğunlukla yosun tozu, aloe vera, melas, nişasta, probiyotik gibi eklemelerle destekliyorum.
bitkinin sağlıklı büyümesi için ana besinlerin yanında hormonal takviyelere de ihtiyacı vardır. doğal şartlarda bu, bitkinin etrafındaki yaşam sirkülasyonu sayesinde sürekli olarak karşılanır. sınırlı alanlarda medyaya bu hormonları takviye olarak eklemek bitkinin yetişmesi için olmasa da verimli olması için oldukça önemlidir. bu hormonları sst yöntemiyle, dehşet kolay bir şekilde hazırlamak mümkün. yine ilgini çekerse benim anlatımım şurada var, ancak forum içinde bu yöntemin konuları da mevcut
(link)
eğitimler ve verimi arttırmak için yapabileceğin her şey yine sen, senin şartların ve bitkiye sağlayabildiklerin çevresinde şekillenir. örneğin saksı boyutu, bitkinin vejetatif dönemde ne kadar uzun kaldığı -ki bu alanının ve saksının elverdiği kadardır- bitkinin aldığı ışık ve oksijen gibi bitkiye etki eden bütün faktörler verimi doğrudan etkiler. başlangıçta eğitimler konusunda çok aşırıya kaçmadan, alışarak ve öğrenerek ilerlemek daha mantıklıdır. yaptığın her yanlışta bitkinin çok daha iyi değerlendirebileceği zamanından ve potansiyelinden harcarsın. başlangıçta önce topping ve lstyi öğrenmek faydalı olacaktır, buna daha sonra yolda öğrendiğin budama becerini de ekleyerek mainlining yapabilirsin ve mainlining oldukça etkili ve çoğu zaman yeterli, orta zorlukta bir eğitimdir. supercropping biraz daha deneyim ister, zor bir eğitimdir ve iç mekan için çok da gerekli olduğu söylenemez. bitki sadece taşıyabileceği kadar ürün üretir, supercroppingin amacı belirli noktaları kırarak bu kısımlarda bitkinin yumru benzeri bir kalınlık oluşturmasını sağlamak ve dalın gücünü arttırmaktır. büyük alana sahip bitkilerde oldukça avantajlı bir eğitimdir ancak iç mekanda bu işlevi fileyle dalların ağırlığını destekleyerek de yapabilirsin, bu şekilde bitkiye ihtiyacı olmayan bir stresi de yaşatmamış olursun.
bütün bunları bir araya getirdiğimizde, verim göreceli bir kavramdır. beklentin, kazanımların ve şartların etrafında şekillenir. sen bitkini ne kadar mutlu edersen o da seni o kadar mutlu edecektir. mutlu kızların olması dileğiyle, bol şans.